Sayın Editör,
1995’te Adnan Özer ve Özcan Karabulut’un yönettiği Düşler
Öyküler dergisinde yayınlanan Kış
adlı öyküyle her şey başladı.
Ortaokul yıllarından beri yazdığım günlükler öykü formuna
döndü böylece.
O gün bu gün öykü yazmayı bırakmadım.
Küstüğüm oldu. Öyküye değil. Sezer Ateş Ayvaz’ın deyimiyle
edebiyat tanrısına.
Ara verdim.
Kalemden uzak durdum.
Sonra yeniden bir ses, renk, kokuda yakaladı beni öykü.
Yazdım yeniden.
Başta her yazdığımı öykü sandım. Tomris Uyar Varlık dergisinin genç kalemler
bölümünde benim için, “Yolda’nın yazarı öykünün felsefe kaldırmadığını bilse
ileride usta işi öyküler yazabilir,” diye yazdı.
Sonra Ankara Öykü Günlerinde Hürriyet Yaşar
dosyamı okudu. Öneriler sundu.
Öykülerim M. Sadık Aslankara tarafından okundu.
Ayla Kutlu’nun da eline değdi.
Öykü, edebiyat dergi editörlerinin her gönderdiğim öyküyü
yayınlamaması iyi bir okul oldu benim için.
Sonra diğer dergilerde göründüm.
Artık beş, on yıl gecikmenin, sabretmenin sonuna geldim.
İlk göz ağrım. İlk öykü kitabım çıkıyor Sayın Editör.
Doğum gerçekleşiyor.
Umarım edebiyat yolum uzun soluklu olur.
Bir yazar başka ne ister ki?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder